29 Eylül 2013 Pazar





İYİ Kİ DOĞMUŞUM 


Doğduğunda sıfırdan mı başlarsın…yoksa bir her şeyin başlangıcı mıdır temasının aile meclislerinde itinayla üzerinde durulmaya devam ediledursun….etken ve edilgen fiil çatıları hakkında fikir sahibi olmaya başlanan yaşlar, doğum günlerinde pasta kesildiği keşfedilen yaşlara tekabül edebilir.

Osmanlı arşivlerinden klavye üzerine ayak altına yapışmış ikibin on üç model yaylar yardımıyla fırlayarak raks eden tekabül, bir süre sonra kalıcı olmayan bir parfüm etkisiyle uçup da gidebilir…

 Doğum günü denen tabiat sürekli biat edilmesi gereken bir yaşlanmayı ve her yaşın ayrı bir güzelliği varcıların bile aklından geçen bir antieycing  düşünecesini de ne yazık ki beraberinde getirebilir.

Aslında her üflenen mumla birlikte çocukluğun aydınlık ve güvenli günlerinin ışığından da uzaklaştığımız  için midir bilinmez  şanslıysak birilerinin bizi çok iyi tanıyor olmasının  getirdiği en büyük avantaj olan doğru  hediyelerin  paketleri açarken yırtılabilir.

Yeni yaşın  ilk saatinde  başlangıç noktası olan sıfır ya da birden ne kadar uzaklaşıldığı  hesabına  girişilebilir.

Mumları üflediğimiz için büyüdüğümüze inandıracak bir çok ipucu olmasına rağmen halen büyüdüğümüz için mumları üflediğimiz düşüncesi inatla olaya hakim olabilir.

Anlamı sahibine ve sahibinin sahip olduklarına bağlı bu doğulan günler  gereksiz bir tören silsilesi ve tükürüklü öpücüklerin süslediği bir tebrik trafiği de olabilir.

Kocaman pahalı bir mış gibi partisi de olabilir.

Ucuz ama deniz kokan rezervasyonu spontan  iki kişilik samimi bir sofra olabilir.


Sürprizli bir tam sayı dönümü,otuzlu yaşların bar partisi ya da kırklı yaşların dört katlı pastası olabilir.

Yirmili yaşların beklenen telefonu,ellili yaşların hayat hesabı,sanal dünyanın facebook  hatırlatması olabilir.

Kadeh kaldırabilecek bir şeref olabilir…

Hatta bu arada insanın sevdikleri için anlam ifadesi yokluğu baş döndürecek yaşamsal ibareler listesinde en üst sıralarda olabilir.

Doğduğu günü umursamama durumu aileden kalma bir gelenek değilse eğer …seksen günde devri alemle başlayacak olan uzun bir kaçışı ,ya da en yüksek binanın çatısında başlayacak olan ucuz bir sonu da çağrıştırıyor olabilir.

Belki doğduğum gün de de benimle birlikte büyümüş olabilir…

Ya da müzikli fotoğraf geçişlerinden oluşan yabancı uyruklu bir dijital dünya içinden de eski günlere selam verebildiğimiz, özetler de çıkardığımız alkışı bol,voltajı yüksek günler de olabilirler doğum günleri.

Kesişimler seçilenler olabilir… ya da  kader akıl oyunları dediği şizofrenik bir geçiş üstünlüğü içinde olabilir.

Tanıdığımız tüm insanlar bir sebeple hayatımıza girmiş olabilir.Ya da aslında hepsi tamamen tesadüf olabilir.

Ömrümüzden eksilen her gün biriktirilmiş olabilir ya da harcanmış olabilir.

Ve belki de insanın tek bildiği şimdi olabilir…Hayat, hep denilen şeyin devamlılığı olmayabilir de ,şimdi denilen şeyin tekliği olabilir.

Mutluluk süreç ya da sonuç değil sadece anlardan ibaret olabilir.

Hayat,kitapta kullandığı her ayrıntıyı süreçte kullanacak olabilir ya da bekletir ama kullanmayabilir. 

Doğum günleri bir iki dakika ses duyabilmek için bahane olabilir.

İki satır yazı yazmak için bahane olabilir.

Aile meclisini toplamak için bahane olabilir.

Özür dilemek için bahane olabilir.

Rejime pastalı bir mola için bir bahane olabilir.

Üzerinden zaman geçmiştir ama iyi ki vardın demek için bir bahane olabilir.

İyi ki tanımışım aslında iyi biriymişsin demek olabilir.

İki satır mutluluk dilemek istedim bugün cömert  günümdeyim demek olabilir.

Zaman geçmiştir ama hala oradadır iyi ki varsın demek için bir bahane olabilir.

Arkasına isim yazılı bir forma için ,çerçeveye oturmuş gün ışığı bekleyen eski bir resim için,sarı papatya ya da mor menekşe için bahane olabilir.

İki bilet,uçan balon,dört tekerlekli ilk bisiklet,en sevdiğin çikolata için bahane olabilir.

Yaş hesabı değil  de geçmiş muhasebesi olabilir.

Hayatı fizikçilerden değil de şairlerden öğrenmeyi tercih edenler için renkliler,çiçekliler ,delilikler  olabilir.

On ikiden on ikiye biraz şımarmak için güzel bir sebep olabilir.

Bu arada  bırakın bu kutlama işlerini yaşamak bu değilciler ukalalılığı için aslında pastanın bahane olduğunu anlamak zor olabilir.

İyi ki doğmuşum....


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder